Sizin hiç babanız öldü mü?
Benim öldü ve kör oldum.
Geçici körlüğüm zaman içinde iyileşti. Hatta daha net görmeye başladım herşeyi.Tamamladığım ama yayımlatamadığım kitabımı babam okuyamadığı için hayıflandım ve yayımlattım mesela. Seni seviyorum cümlesini daha çok kurar oldum. Geç kalmamak için bazı şeylere peşin peşin söyledim içimdekini. O yüzden seni sevdiğimi sana söylemem lazım. Anlatmam lazım ki bilmelisin yanağındaki gamze için cinayet bile işleyebileceğimi. Zaten insan aşka bulandığında yapmıyor mu en yapmam dediği şeyleri. Belki de bu yüzden cinayetlerin çoğu aşk için işlenmiyor mu?
Bazı şeylerin tanımı olmaz kanıtı olur sevdiğim. Yanağına oturttuğunda o gamzeyi duyabilirsin kalbimin nasıl attığını yada sen uyurken seni izlediğimde "ne olur bu rüya bitmesin" diye tekrarladığımı. Dilim döndüğünce anlatayım sana sevgimi ama gerek yok. Birçok şahidim var benim; sen konuşurken şehrin nüfusunun 1'e inmesi gibi, sen gittikten sonra canımı acıtan kuştüyü yastıklar gibi yada Yanımda olmadığın heran seni düşündüğümde yaktığım sigaraların doldurduğu kültablaları gibi...
Telefon geldi az önce, arayan ablamdı. Eniştem ölmüş bugün, annemde yanında olmak için teyzeme gidiyormuş. Babam gibi eniştem de kanserden öldü sevdiğim. Şimdi cenazesinde soracak imam "Hakkınızı helal ediyor musunuz?" diye ve hep bir ağızdan "Helal olsun" diye bağıracak cemaat üç kere. Birileri kör olacak, birileri yapamadığı şeyler için hayıflanacak, birileri...
Gördün mü ölümden bahsederken konu yine sana geldi. Dedim ya şehrin nüfusu 1 artık, bense her an katil olabilecek bir aşık. Ben sigaramı yaktım hadi sende oturt gamzeni yanağına...
Bazı şeylerin tanımı olmaz kanıtı olur sevdiğim...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
fikir şeettirin:)